Uçankuş’un haberine göre, sosyal medyada fenomen haline dönüşen Tamar Tanrıyar, İBB eski başkanı Ekrem İmamoğlu'nun voleybolcu Derya Çayırgan ile aşk yaşadığını iddia etti. Tanrıyar, İmamoğlu'nun Derya Çayırgan’a son model bir Audi Q3 ve İstanbul’un iki yakasında iki daire aldığını öne sürdü. Keçiören Belediyesi SigortaShop Spor Kulübü'nde oynayan voleybolcu Derya Çayırgan ile ilgili ortaya atılan iddialara avukat Kemal Kaynak'tan cevap geldi.

Söz konusu iddialar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını ve manevi tazminat davası açılarak yasal süreçlerin başlatıldığını açıklayan avukat Kaynak, şunları yazdı:

"Müvekkilimiz @deryacayirgan hakkında sosyal medya platformlarında yer alan, ahlak dışı iddialar tarafımızca büyük bir üzüntü ve şaşkınlıkla karşılanmıştır. Müvekkilimiz, ulusal ve uluslararası düzeyde Türkiye’yi başarıyla temsil etmiş bir milli sporcudur. Galatasaray, Fenerbahçe, Karşıyaka ve Halkbank gibi Türkiye’nin köklü kulüplerinde sporcu olarak görev almış; profesyonel kariyeri boyunca sergilediği performansla hem spor kamuoyunun hem de genç nesillerin takdirini kazanmıştır.

Onurlu mücadelesiyle, disiplinli yaşam tarzıyla ve kariyeri boyunca hiçbir şaibeye adı karışmamış bir insanın, böylesi aşağılık ve mesnetsiz iddialarla hedef alınması asla kabul edilemez. Özellikle belirtmek isteriz ki; müvekkilimizin elde ettiği her bir başarı ve kazanç, tamamen kendi emeğiyle, alın teriyle ve hakkıyla kazanılmıştır. Müvekkil önce Kadıköy’deki evini profesyonel sporcu olarak Halkbank Voleybol takımında oynadığı süreçte Halkbankasından ipotek tesis edilerek kullanılmış kredi ile diğer evini de profesyonel sporcu olarak yapmış olduğu birikimle edinmiştir. Aynı marka aracının sadece modelini yenilemesi dahi çarpıtılarak gündem oluşturulmuştur.

Hiçbir kişi, kurum ya da yapının desteğine ya da kayırmasına dayanmayan bu birikim; yıllarca süren özverili çalışmanın, disiplinin ve dürüstlüğün bir ürünüdür. Bu tür asılsız haber ve yorumlar yalnızca müvekkilimizin değil, aynı zamanda kadına, emeğe, spora ve ülkemizin ortak değerlerine saldırıdır. Bu iftiraları atanların mahkeme kayıtlarına yansımış komplo girişimleri olduğunu da basından öğrenmiş bulunmaktayız. Açıkça belirtmek isteriz ki bu çirkin iddialar tamamen bir iftira niteliğindedir ve arkasında hangi çıkar çevrelerinin veya maksatlı yapıların olduğu tarafımızca dikkatle takip edilmektedir.